3 Haziran 2015 Çarşamba
Yavru yeğenimin beresi
Mutlu eden bir projeydi. Smilena'ya (http://smilena-smilena.blogspot.com.tr/) teşekkür ediyorum. Sanırım yapılışını anlatmama gerek yok. Denemenizi tavsiye ediyorum, çünkü biraz önce de belirttiğim gibi mutlu ediyor insanı...
Etli Kömbe
Yengemin yaptığı Etli kömbenin hangi yöreye ait olduğunu inanın ben de bilmiyorum. Yıllar sonra etli kömbenin tadını özlediğimi fark ettim ve internette araştırma yaptım. Biz Hataylıyız. İnternette Malatya ve Osmaniye'ye ait etli, kömbe tarifleri buldum. Denemeye karar verdim. İlk denemem olmasına rağmen lezzeti oldukça güzel oldu, bu yüzden blogumda da bu tarife yer vermek istedim. Bana yapılışı da oldukça pratik geldi, bakalım siz beğenecek misiniz?
Malzemeler:
Hamuru için
5 yemek kaşığı yoğurt
2 yemek kaşığı zeytinyağı
Alabildiği kadar ılık su
1,5 çay kaşığı tuz
2 su bardağı un
İç malzemesi için:
250 gr kıyma
1 orta boy kuru soğan (Rondodan geçirilmiş)
İsteğe göre maydanoz
Yeteri kadar tuz
Pul biber, karabiber
Harç için:
Yoğurt
Zeytinyağı
Yapılışı:
Hamur tüm malzemeler ile yoğrularak yarım saat kadar üzeri örtülüp dinlendirilir.
Diğer tarafta iç malzeme hazırlanır.
Hamur 6 bezeye ayrılır ve merdaneyle her bir bere tepsi büyüklüğünce açılır. Tepsiye yağlı kağıt serilir ve ardından ilk açılan yufka tepsiye yayılır. Yufkanın üzerine yoğurt ve zeytinyağıyla hazırlanan harç sürülür. Daha sonra ikinci yufka açılır ve üzerine gene harç sürülür. Kıymalı iç göz kararı ikiye ayrılır, yarısı ikinci yufkanın üzerine iyice yayılır. Sonra 3. kat, ardından yoğurt ve zeytinyağlı harç, ardından dördüncü yufka ve harç ardından geri kalan iç malzemesi konularak, beş ve altıncı yufkalar da aralarına harç sürülerek üst üste yerleştirilir. Sonra kömbe keskin bir bıçakla baklava dilimleri şeklinde çapraz olarak kesilir. Üzerine kalan harç iyice sürülerek 200 derece fırında alt ve üst kısımları iyice kızarana kadar pişirilir.
Tadı oldukça güzel oluyor, denemenizi tavsiye ederim.
Sofralarınızın sevgiyle tatlanması dileğiyle...
2 Haziran 2015 Salı
Aramıza henüz katılmamış olan yavru yeğenime ilk hediyelerim...
Örgü dünyasına giriş yaptığım zamanlardı. Yeğenim olacağını öğrenmiştim. Çok mutlu olmuştum. Çorap örüyordum ancak internette kısa bir bebek örgüleri turundan sonra çoraba ara vererek yeğenim için patik yapma isteği oluştu içimde. Bu isteğe karşı koyamadım ve hemen patik ördüm. Patiklerin görsellerini kardeşimle paylaştığımda benden papyon yapmamı da istedi. Acemi olunca papyon yapmayı bile internetten araştırıyorsunuz. Şimdi o anları gülümseyerek anımsamak inanın çok güzel bir mutluluk benim için. Patik ve papyon hazırlandıktan sonra bir de bere yapmaya karar verdim. Neyse bere de yaptım. Ardından bu görüntü çıktı ortaya....
Güle güle kullan sevgili yeğenim.
Hayırlısıyla aramıza katılmanı çok istiyorum.
Güle güle kullan sevgili yeğenim.
Hayırlısıyla aramıza katılmanı çok istiyorum.
1 Haziran 2015 Pazartesi
Çorap denemelerim...
Örgüye başlayalı henüz 4 ay olmuştu ki çorap şişleri aldım. Şişleri aldığımda şişleri nasıl tutacağım ve çorapları nasıl öreceğim konusunda hiçbir fikrim yoktu. Evet.....Doğru duydunuz. Hiç bir fikrim yoktu. Çeşitli bloglardan ve videolardan yola çıkarak "Çorap nasıl örülür?" konusundaki kafamda oluşan sorulara cevaplar aradım.
Öncelikle çorabın burnunun yapılması benim için sanki bir rüyaydı. Öğrenme süreci içerisinde oldukça fazla sayıda video izledim ve profesyonel arkadaşlarımın bloglarından yapılış şekillerini okudum..Ve şunu öğrendim. Bir şeyi bilmiyorsanız yapılış ile ilgili talimatları arka arkaya sürekli okumanız gerekir. Normalde bir kez okumak size yeterli gelirken, hiç bilmediğiniz ve henüz yapmaya başlayacağınız bir konu için o satırları birden fazla okumanız gerekir.
İkinci olarak topuk kısmının yapılması benim için zor olabilecek bir kısımdı. Nedense öyle düşünmüştüm.
Sonrasında ben çorap örmeyi öğrendim. Öğreneli 2 ay oldu ve çorap örmek diğer örgülerden inanın daha basit ve eğlenceli geliyor. Çorap örmek adeta matematik gibi geldi bana. Çünkü mevcut ilmekleri 4 şiş üzerinde sürekli ilerletiyorsunuz ve her bir şişteki ilmek sayısı eşit oluyor. Topuk toplarken ilmek sayıları sürekli sayılmalı ki yanlışlık olmasın. Ayrıca çorap burnu yaparken ilmekleri sürekli arttırıyoruz ya arttırırken saymayı ihmal etmeyeceğiz.
Neyse ben sanırım çok konuştum. Örgü öğrenmek için kendime bir zaman tanımadığımı özellikle belirtmek isterim. Yakın çevreme aile ve akraba üyelerine sürekli örgüler hazırladım altı aylık bu öğrenme sürecimde...Yani anlayacağınız kendime bir şey örmedim, Örüp sevdiklerime gönderdim. Onlar beğendiğinde ben mutlu oldum. Çalışan bir bayan olmama rağmen örgüye zaman ayırmaya çalışıyorum ve örmek çok büyük bir keyif veriyor bana....
Sizinle çorap denemelerimi paylaşıyorum şimdi...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)